Etiketlenen üyelerin listesi
Toplam 1 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 1 arasi kadar sonuc gösteriliyor
-
08.Mart.2020, 08:36 #1
- Üyelik tarihi
- 05 Ağustos 2016
- Mesajlar
- 143,964
- Tecrübe Puanı
- 152
‘Alzheimer’a karşı sevdiğiniz işi yapın’
Dünya nüfusunun hızla yaşlanmasıyla birlikte görülme sıklığı artan Alzheimer, Parkinson gibi hastalıklar Üsküdar Üniversitesi tarafından 13-14 Mart tarihleri arasında düzenlenecek olan “2. Multidisipliner Nörodejenerasyon Kongresi”nde konunun uzmanları tarafından ele alınacak. Kongreye katılacak olan çığır açan buluşlarıyla tüm dünyada tanınan Northwestern Üniversitesi Mesula Bilişsel Nöroloji Merkezi Direktörü Prof. Dr. Marek Marsel Mesulam ve Chicago Illinois Üniversitesi Anatomi ve Hücre Biyolojisi Bölümü’nden Prof. Dr. Scott T. Brady, kongre öncesinde Milliyet’e konuştu.
Risk artıran faktörler
Davranış nörolojisi ve demans biyolojisi alanında çığır açan buluşlarıyla tüm dünyanın tanıdığı bir isim olan Prof. Dr. Marek Mersal Mesulam, teknolojinin bu kadar ilerlemesine rağmen Parkinson, Alzheimer gibi hastalıkların tedavisinin tam olarak bulunmamasının nedeninin bu hastalıkların gerçek nedenlerinin anlaşılamamasından kaynaklandığını dile getirdi. Alzheimer’ın yaşa bağlı bir hastalık olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mesulam, “Alzheimer’da kanıtlanmış başlıca risk faktörleri yaş ve ApoE4 geni. Depresyon, sosyal izolasyon, kan basıncı, kafa travması ve inme gibi diğer tüm faktörler demans riskini artırır” diye konuştu.
Prof. Dr. Marek Marsel Mesulam, geçen yıl Eczacıbaşı Tıp Onur Ödülü’ne layık görülmüştü.
‘Zorlu aktiviteler iyi fikir’
Prof. Dr. Mesulam, özellikle Alzheimer hastalığında önerilen bulmaca çözmek ya da bir hobiyle ilgilenmek gibi eylemlerle ilgili de şunları söyledi:
“Eğer bulmaca çözmeyi seviyorsanız yapmalısınız. Bahçeyi seviyorsanız, bahçe işini yapmalısınız. Başarı, tutku ve zevk hissi veren zorlu aktivitelere katılmak iyi bir fikirdir. Mutlaka ‘En etkilisi şudur’ diyebileceğimiz tek bir etkinlik yoktur. Mahalledeki en iyi domatesleri yetiştirmek, bulabileceğiniz en zor bulmacayı çözmek kadar etkilidir.” Alzheimer, Parkinson ve Huntington gibi hastalıklar konusunda çalışmalar yürüten Chicago Illinois Üniversitesi Anotomi ve Hücre Biyolojisi Bölümü’nden Prof. Dr. Scott T. Brady de nüfusun daha büyük bir yüzdesinin 65 yaşın üzerinde olduğu için Alzheimer ve Parkinson vakalarının kaçınılmaz olarak artacağını söyledi.
Bu hastalıkları önleyecek diyet veya yaşam tarzı seçeneklerinin olmadığının altını çizen Prof. Dr. Brady sözlerini şöyle tamamladı: “Genetik formlar yaşam tarzından bağımsız olarak gelişecektir. Egzersiz ve diyet; Alzheimer ve Parkinson formlarını geciktirebilir, ancak onları önlemeyecektir. Bununla birlikte, bu hastalıkların ilerlemesini önemli ölçüde yavaşlatabilecek veya önleyebilecek, hastaların daha uzun ve daha üretken yaşamlar sürmesine izin verecek tedavilerin geliştirileceğini ummak için birçok neden vardır. Önümüzdeki yıllarda durumu iyileştirebilecek tedavilerin hem erken tanı hem de müdahaleler açısından geliştirilmesini bekliyorum.”
240 makaleye imza attı
1985 yılında ‘kinesin protein’ (hücre içerisinde kargocu görevini üstlenen yürüyen proteinler) keşfi, dünyaca ünlü bilim dergisi Nature tarafından hücre iskeletinin kilometre taşı olarak kabul edilen Prof. Dr. Scott Brady, Nature ve Science gibi dergilerde 240 makaleye imza attı.
Harvard’da 40 yaşında profesör oldu
Evrensel bilime katkılarından dolayı geçtiğimiz yıl Eczacıbaşı Topluluğu’nun Tıp Onur Ödülü’ne layık görülen Prof. Dr. Marsel Mesulam, İstanbul doğumlu. Robert Koleji bitirdikten sonra Ana Britannica Ansiklopedisi’ne bakarak seçtiği Harvard Üniversitesi’nde tıp okudu. Yeniden Türkiye’ye dönen ve nöroloji alanında uzmanlık tezini Türkiye’de yapan Prof. Dr. Mesulam daha sonra yeniden ABD’ye döndü.
Araştırmalarını sürdüren Prof. Dr. Mesulam, 40 yaşında Harvard’ın en genç profesörlerinden biri oldu. Prof. Dr. Mesulam, tıp bilim dünyasında demans hastalığının farklı bir biçimi olan “Mesulam hastalığı” olarak anılan hastalığa da ismini verdi. Prof. Dr. Mesulam daha önce verdiği bir röportajında, “Türkiye’yi özlüyorum. Hâlâ uçak İstanbul’a inince kendimi evimde hissediyorum. Ancak o yıllarda Amerika’da bana verilen imkanlar çok büyüktü. Burada o imkanlar yok maalesef” demişti.
Devami...