Avukatıyla adliyenin yolunu tutan Çetin, üye olduğu kooperatifteki yöneticilerin, hiçbir bilgisi olmadan burayı satmaları ve konuda ihmali bulunanların da ortaya çıkarılarak cezasını çekmesini istedi.
Çetin, bununla ilgili ‘Resmi Belgede Sahtecilik’ ve ‘Nitelikli Dolandırıcılık’ suçlarından hukuk mücadelesini devam ederken, aynı binada 2 dairesi bulunan mağdurlardan Bayram Kutlu ise, bu tür durumlara isyan etti.
Kutlu, “Eline malayı ve keseri alan, müteahhit olarak ortaya çıkıyor. Bunlar, bir kontrol altına alınsın. Kimsin, nesin, neyin var, servetin var mı, bu binayı bitirebilecek misin kimse bilmiyor. Bu, şu anda çok kötü bir durumda. Buradaki herkes, hep mağdur” dedi.

ÇETİN: “HERKESİN TAPUSU DAĞITILIRKEN, BENİMKİ VERİLMEDİ”
Mehmet Çetin, “Ben şimdiye kadarki birikimlerimle, bir kooperatiften daire almak istedim. Bu kooperatife 2015 yılında üye olarak katıldım. O günden bugüne kadar bütün ödemelerimi eksiksiz şekilde tamamladım. Tapuların dağıtılmaya başladığı süreç içerisinde benim tapum verilmedi. Tapu Müdürlüğü’ne gidip, tapumu sorduğumda, benim tapumun olması gereken dairemin bir başkası adına tescil edildiğini öğrendim. Yönetim kuruluna gidip sorduğum ve tapunun bana verilmesi gerektiğini söyledim. Onlar da bana, kendilerinin mafyalar tarafından tehdit edildiğini ve tapuyu da üçüncü kişilere vermek zorunda kaldıklarını söylediler. Ben de hukuki süreci başlattım, mağdurum” dedi.
“BU DURUMU DA TAPUYA GİDİNCE ÖĞRENDİM”
Şok eden gerçeği, Tapu Müdürlüğü’nde öğrendiğini ifade eden Mehmet Çetin, “Ben, bu konuda çok mağdur edildim. Bu durumu da tapuya gidince öğrendim. Bu konu hakkında hiçbir suçum, günahım yokken mağdur edildim. Bu konuda şikayetçiyim. Bu şikayetimi de zaten gerekli mercilere bildirdim. Bu konudaki suçluların tespiti ve bir an önce cezalarını çekmelerini istiyorum. Mağduriyetimin giderilmesini istiyorum. Benim, burada hiçbir suçum, günahım yokken, genel kurul kararı olmaksızın nasıl bu şekilde bir şey olduğuna aklım, fikrim ermedi. Tapunun da, nasıl bu şekilde bir işlem yaptığını da bilemiyorum. Bu şekilde bir işlemin yapılmaması gerektiğini de hukukçumuz anlattı” diye konuştu.
“NOTER HUZURUNDAKİ KURADA BANA ÇIKAN 14 NUMARALI DAİRENİN BAŞKASINA SATILDIĞI ÖĞRENDİM”
“Ben, 2015 yılından itibaren 216 bin lira civarında para ödedim, Noter kura çekilişi yapıldığında, buradaki 14 numaralı daire bana çıkmıştı” diyerek sözlerini sürdüren Çetin, “Tapu’ya gittiğimde, 14 numaralı dairenin başka şahıslara gittiğini öğrendim. Yaklaşık 8-9 ay önce bu olay gerçekleşmiş ama ben niçin yönetim kurulunun bu kadar süre beklediğini ve benimle birlikte suç duyurusunda bulunduğunu bilmiyorum” şeklinde konuştu.
‘GENEL KURUL KARARI ALINMADAN, KUR'AYA SOKULMAYAN 2 DÜKKAN DA ÜÇÜNCÜ KİŞELERE SATILDI’ İDDİASI
Kooperatifte yapılan binanın alt kısmında bulunan 2 dükkanın da genel kurulda herhangi bir karar alınmamasına rağmen farklı kişilere satıldığını öğrendiklerini anlatan Çetin, “Genel Kurul’da böyle bir karar almamıza rağmen, hatta kura çekimlerinde de dükkanı buna dahil etmedikleri için CİMER’e şikayette bulunmuştum. Şu ana kadar herhangi bir sonuç gelmedi ama oradan da bir sonuç gelmesini bekliyorum. Bu 2 dükkan için hem kura çekilişi yapılmadı, hem de daha sonra yaptığım araştırmalarda da kooperatif yönetimi bu dükkanları kendi üzerilerine alıp, bu dükkanların da üçüncü kişilere satıldığını öğrendim” ifadelerini kullandı.
“MUHAKKAK BİR HUKUKÇUYA DANIŞIN”
Ev hayaliyle yıllarca taksit ödeyip, bekledikten sonra böyle bir durumla karşılaşılmaması için diğer insanlara da tavsiyelerde bulunan Çetin ayrıca şunları söyledi; “Kooperatiften daire alırken veya kooperatife üye olurken, muhakkak bir hukukçuyla hareket edilmesini buradan herkese tavsiye ediyorum.”
KAYA: “KARŞILAŞILAN MANZARA, GERÇEKTEN İNSANIN İÇİNİ ACITAN CİNSTEN”
Mehmet Çetin’in Avukatı Muhammed Ali Kaya ise yaşanan mağduriyeti şöyle özetledi; “Müvekkil bize başvurduktan sonra biz tapuyla ilgili araştırmamızı yaptık. Yaptığımız araştırmada, tapunun kooperatif veya müvekkil adına değil, başka üçüncü bir kişinin adına olduğunu tespit ettik. Konunun derinine indiğimiz zaman, olayla ilgili bambaşka mağduriyetlerin olduğunu gördük. Müvekkilim zaten işin hukuki olmayan kısımlarını anlattı. Burada kooperatif üyesi olan müvekkilimin, kooperatif sayesinde buradan bir daire alma niyeti var. Bir vatandaşın, ömrü hayatında çalışıp elde edebileceği 1 veya 2 dairedir. Birçok vatandaş için bu geçerli. İnsanlar, tüm birikimini bunun için harcamakta. Müvekkil, tapu dairesine gittiğinde karşılaştığı manzara, gerçekten insanın içini acıtan cinsten.”
“GENEL KURUL’DAN BİR YETKİ ALINMADAN, KOOPERATİF YETKİLİLERİ VE YÖNETİM KURULLARININ, BU DAİREYİ ÜÇÜNCÜ KİŞİLERE SATMA YETKİSİ BULUNMAMAKTA”
“Konu araştırıldığında, kooperatif yönetiminin, bir genel kurul kararı olmadan kendilerine daire satma yetkisi verdiklerini ve ‘Hükmü Şahsiyet Belgesi’ ile beraber kooperatife ait bir daireyi, kat karşılığı sözleşmede kooperatifin olması gereken arkadaki 2 tane iş yerini de üçüncü kişilere sattığını gördük” diyerek açıklamalarını sürdüren Avukat Muhammed Ali Kaya, “Kooperatiften bir yer satın aldığınız zaman, şahısların muhakkak ki genel kurullara katılması gerekir. Genel Kurul’dan bir yetki alınmadan, kooperatif yetkilileri ve yönetim kurullarının, bu daireyi üçüncü kişilere satma yetkisi bulunmamakta. Bu dairelerin üçüncü şahsa satıldıktan sonra olayın daha da vahamet içeren kısmını gördük. Üçüncü şahıs, satışı vekaletname ile satın alıyor. Ardından, vekaletname ile satın aldığı müvekkile ait bu tapu ve dairenin üzerine yaklaşık 600 bin liralık bir ipotek koyuyor. İpotekli olan bir dairenin, artık hukuki olarak geri dönüşü çok mümkün değil. Bunun yerine yapmamız gereken işlem, burada haksız fiili, yani dolandırıcılık eylemini gerçekleştiren kişilere karşı tazminat başvurusu yapmak. Savcılığa suç duyurusunda bulunarak, şahıslar hakkında, ‘Resmi Blegede Sahtecilik’, ‘Özel Belgede Sahtecilik’ ve ‘Nitelikli Dolandırıcılık’, kooperatif yönetiminden kaynaklı cezai müeyyideleri uygulanmakta. Biz de bunu uyguladık. Şu an itibariyle, savcılıkla müşterek bir şekilde dosyamız devam etmekte” dedi.
“Burada, ihmalin boyutları bambaşka: Sözleşme gereği kat karşılığı kooperatife düşmesi gereken 2 tane iş yerinin de yöneticilere devredildiğini ve üçüncü kişilere satıldığını öğrendik”
Avukat Kaya açıklamalarında ayrıca şu görüşlerde bulundu; “Biz, konuyu savcılığa ilettik. Buradan sonra şahıslarla hiçbir şekilde, herhangi bir kontak kurulamıyor. Savcılık aşamasında, şahıslardan, yönetim kurulu üyelerinden veya başka herhangi birisi, başkaları tarafından darp - cebir, tehdit yoluyla bu daireleri sattığına yönelik suç duyurusu olduğunu öğrendik. Ancak, bu olayı incelerken çok enteresan bir durumla daha karşılaştık. Sözleşme gereği kat karşılığı kooperatife düşmesi gereken 2 tane iş yeri, bir anda kooperatif yönetim kurulu üyeleri veya başkanına, kendilerine devredildiğini, devirden sonra da üçüncü kişilere satıldığı öğrendik. Burada, ihmalin boyutları bambaşka seviyeye çıktı. Zaten, konuyla ilgili bilgileri zaten savcılığa ilettik, beraber bir şekilde dosyayı takip ediyoruz” ifadelerine yer verdi.
TAPU VEYA BENZER OLAYLARDA ‘HUKUKÇUNUZA VE AVUKATINIZA DANIŞIN’ TAVSİYESİ
İnsanların bu denli hayatlarını yakından ilgilendiren işlemler yapacakları zaman, konuyu hukukçulara danışması gerektiğine dikkat çeken Kaya, “Son olarak bu denli büyük bir işlem yaparken, hayatınızı ilgilendiren bir meselede, özellikle tapu alımı - satımı, kooperatif üyeliği, gibi işlemlerde, muhakkak ki hukukçunuza ve avukatınıza danışmanız gerekir. Yoksa, bu denli mağduriyetlerin yaşanması, hayatta her zaman karşımıza çıkan meselelerdendir. Bu mağduriyetlerin önlenmesi için muhakkak ki avukatınıza danışın” dedi.
KUTLU: “ELİNE MALAYI VE KESERİ ALAN, MÜTEAHHİT OLARAK ORTAYA ÇIKIYOR”
Aynı binada kendisinin de 2 dairesinin bulunduğunu ve birçok mağduriyet yaşandığını aktaran Bayram Kutlu ise, “Burada 2 tane dairem var. Kayınbiraderlerimle birlikte toplam 6 dairemiz var. Burası yapılırken, bize inşaatın bitmesi gereken bir süre verildi. Zaten o süre içerisinde bitirmediler, üzerinden bir buçuk sene geçti. Arıyoruz, müteahhit bulunmuyor, telefonlara cevap verilmiyor. Başka telefonlarla aradığımız zaman, hemen haftaya ‘İskanı aldık, bitiyor, şu - bu’ diyerek, sürekli yalanla bizi dolandırıyorlar. Eline malayı ve keseri alan, müteahhit olarak ortaya çıkıyor. Bunlar, bir kontrol altına alınsın. Kimsin, nesin, neyin var, servetin var mı, bu binayı bitirebilecek misin kimse bilmiyor. Bu, şu anda çok kötü bir durumda. Buradaki herkes, hep mağdur. Bakıyoruz, çoğu yerde müteahhit, inşaata başlamış, yarısı yapmış bitirmiş, gerisi olduğu gibi duruyor. İnşaat bitmiyor. Yıllar sonra bitiyor. Bize, ‘Kira bedeli öde’ diyorsun, ‘Ben ödeyemeyeceğim’ diyorlar. O zaman, bu müteahhidim diye niye ortaya çıkıyor? Bizi neden mağdur ediyorlar? Bu, gerçekten kontrol altına alınması lazım. Buradaki insanlar hep mağdur. Bir sürü inşaat var, ruhsatını ve iskanını alamıyorlar. Bunlara bir el atılması lazım” dedi.
“ADAMIN PARASIYLA EV YAPIYORLAR, ADAMIN DAİRESİNİ SATIYORLAR“
Kutlu ayrıca, Çetin’in yaşadığı mağduriyete de değinerek, “Bu binada, bir arkadaşın evini satmışlar. Yazık, bu insan buraya bir sürü para yatırdı. Günah değil mi ya, o insan nasıl para kazandı. O adamda olan para müteahhitte yok. Adamın parasıyla ev yapıyorlar, adamın dairesini satıyorlar.
Şu anda bu dükkanlar satılmış, haberimiz yok. Bu dükkanları kime sattı? Kimdi? Buranın parasını nereye harcadılar? Yani bu, çok rezalet bir şey. Sürekli, insanları mağdur ediyorlar. Bunların bir kontrol altına alınması lazım” ifadelerini kullandı.


Devami...