Helenistik dönemden 1960'lı yıllara kadar yaşamın kesintisiz sürdüğü Tabea Antik Kenti'ne yaklaşık 100 koyundan oluşan sürü girdi. Bizans, Roma, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde yerleşim yeri olarak kullanıldığı tahmin edilen, yapılan çalışmalar sonucu doğal kayalar oyularak tek odalar halinde inşa edilmiş evler, gümüş ve bronz olarak isme bastırılmış sikkelerin bulunduğu antik kente giren koyunlar, buluntuların arasında otladı.
Birçok uygarlığın izlerini taşıyan antik kentin girişindeki sütunların sıralandığı alanda dolaşan hayvanlar, Osmanlı Dönemi'nden kalma çeşme bölümünün de üzerinde yürüdü. Antik kenti çevreleyen ve girişleri önleyen herhangi bir tel örgünün bulunmaması dikkat çekti. Antik kentin içinde, 'Ören yerinde tehlike arz eden çok sayıda kuyu ve sarnıç bulunmaktadır' yazılı çok sayıda uyarı tabelasının yer aldığı da gözlendi.
Koyunlarını antik kentte otlatan çoban Hatice T., "Burası gibi boş yerlerde koyunlarımızı otlatıyoruz. İlçe merkezinden buraya geldim. Koyunlarım tarihi eserlere zarar vermez. Ayağıyla para mı kazacak benim koyunlarım?" diye konuştu.


Devami...