Digor ilçesine 30 kilometre uzaklıktaki, 112 hane ve 930 nüfuslu Arpalı köyünde yaşayan Kasım Can, attığı kahkaha ile çevresinde, 'Gülen adam' olarak tanınıyor. Evli ve 6 çocuk babası olan Kasım Can, içten ve samimi olan gülme şekliyle bulunduğu ortamda kısa sürede tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Can, en büyük sıkıntıyı ise cenaze olduğu zaman taziye evlerinde yaşadığını söyledi.Taziye evine gittiğinde herkesinyanından kaçtığını kaydeden Kasım Can, "Babam öldüğünde bile kahkaha ile gülüyordum. Ablam, 'Bari böyle bir günde gülme' dedi. Ben de, 'Gülmesem patlarım' dedim. Bir yere taziyeye bile gitsem kendimi tutamıyor ve kahkahayı basıyorum. Benim yanımdakilerde ister istemez gülüyor. Cenaze sahibine ayıp olmasın diye ben gittiğimde orada kimse kalmıyor" dedi.
ACİL SERVİSTEKİ HASTA ACISINI UNUTTU BENİMLE GÜLMEYE BAŞLADI
Kasım Can, kendisini engelleyemediği kahkahası nedeniylebirçok ilginç olay yaşadığını belirtti. Can, "Bir gün hastanenin acil servisine hasta götürdüm. Yatakta acılar içinde olanlar, benim gülmemle birlikte acılarını unutup hastane personeli ile birlikte kahkaha atmaya başladı. Köyümüzde de bir kanser hastası var. Kendisine iyi geldiğim için sık sık yan yana gelip muhabbet ederek ağrılarını biraz olsun unutuyor. Ağladığımı hiç hatırlamam. Allah gülmekten kimseyi ayırmasın" diye konuştu.
'ASKERDE HEM GÜLÜYOR, HEM DE DAYAK YİYORDUM'
Trafik cezası yediğinde, icralarla karşılaştığında bile gülmekten kendini uzak tutamadığını, askerde bile gülmesi yüzünden çok dayak yediğini belirten Kasım Can, yaşadığı ilginç anıları şöyle anlattı:
"Bir gün polisler trafik cezası kesti. Gülmeye başlayınca polisler şaşırdı. Hemen durumu açıkladım. Bir gün arkadaşımla Kars'ın Digor ilçesindeki Ziraat Odası’na gittik. Ona icra kağıdı gelmişti. Ben bunu görünce yine güldüm. Arkadaşım buna çok bozulmuştu, durumu ona da anlattım. Askerdeyken bir yakınım bana mektup göndermişti. Mektupta ‘bak çok gülme dayak yersin’ diye yazmıştı. Ben yine duramadım kahkahayı basınca dayak yedim. Hem gülüyordum, hem de dayak diyordum. Benim hayatım böyle renkli geçiyor. İsterim ki herkes gülsün. Morali bozuk olan arkadaşlarının kendisini cep telefonuyla arayarak gülmesini istediklerini anlatarak, "Telefonda bile onlara moral dağıtıyorum. Gece yarısında bile arayanlar oluyor, ben de gülmeye başlıyorum. Eşim bile uykudan uyanıyor. Ama ne yapsın, o da alıştı. Çok mutluyuz. Gülerek vaktin nasıl geçtiğini anlamıyoruz bile."
Annesini çok küçük yaşlarda iken kaybettiğini babasının ise 13 yıl önce öldüğünü anlatan Kasım Can, 7 kardeşinin, eşinin ve çocuklarının kendisi ile birlikte gülmeyi sevdiğini söyledi. İnsanların güldüğünü görünce daha çok güldüğünü söyleyen Can, bu gülüşünün özellikle gülmeye çok ihtiyacımız olduğu bu günlerde herkese bulaşmasını istediğini belirtti.
EŞİ: BİZİM EVDE ÜZÜNTÜYE YER YOK
Eşinin kahkahalarına alıştıklarını artık güldüğünde çocukları ile birlikte ona eşlik ettiğini söyleyen Yüksel Can ise, "Gülmeyi çok seven biri değildim. Kasım sayesinde bize de bulaştı. Kendisini hiç üzgün ve ağlarken görmedim. Onun hayata baktığı bu pozitiflik ister istemez bize de yansıyor. Onun için bizim evde üzüntüye yer yok" diye konuştu. Gece-gündüz gülen bir eşe sahip olduğunu vurgulayan Yüksel Can, şunları söyledi:
'20 YILLIK EVLİYİZ, SANKİ 20 GÜN GİBİ GELİYOR'
"Eşim gece-gündüz gülüyor. Kendisini komşularımızda çok seviyor. Kim köye gelse eşimin gülüşünü görmedengitmiyor. Biz 20 yılık evliyiz ve ben bu vaktin nasıl geçtiğini bile anlayamadım. Sanki 20 günmüş gibi geliyor. Eşim benimle evlenmeden önce başka bir köye ailesiyle birlikte kız istemeye gitmiş. Eşim çok gülüncü kızın ailesi kızlarını vermemişler. Sonra gelip beni istediler. Zaten akraba sayılırız. Ben kendisiyle evlendiğim için çok mutluyum. Çok güzel bir evliliğimiz var. Hayatımız böyle gülerek geçiyor. Çocuklara karşı da bana karşı da son derece iyi birisi. Hepimiz memnunuz. Gülmesine de alıştık artık."


Devami...