İstanbul’da yaşayan yabancı uyruklu İ.Y. isimli kadın eski erkek arkadaşı Ş.A.’nın şiddetine ve tehditlerine maruz kalınca suç duyurusunda bulundu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu da yapılan şikâyete ilişkin, uzlaştırmacı avukat olarak Süreyya Kardelen Yarlı’yı atadı. Dava dosyasının kadına şiddetle ilgili olduğunu gören avukat Yarlı ise, İstanbul Sözleşmesi’ne göre kadına şiddette uzlaştırmaya gidilemeyeceği gerekçesiyle dosyayı iade etti.

Kadına yönelik şiddetle ilgili davalarda arabuluculuk, uzaklaştırma ve benzeri alternatif çözüm önerilerine başvurulamayacağını belirten Yarlı şunları söyledi:
“Dosyadaki kadının beyanları eski sevgilisinden ayrılması durumunda eski sevgilisinin kendisine zarar vereceği yönünde. Tehditler de dosyada bulunmakta. Bunun yanı sıra kasten yaralamayla ilgili de, dosyada Adli Tıp Kurumu’ndan alınmış bir darp raporu var. Dosya ilk olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetin Önlenmesi Bürosu’na oradan da uzlaştırma bürosuna gönderilmiş. Oysa, basit yaralama ve tehdit olduğu için dosyanın gittiği ilk savcılık kadın hakkında Aile Mahkemesi’nden koruma kararı talebinde bulunmuş. Buna rağmen dosya uzlaştırmaya gönderilmiş. Dosyayı incelediğimde, işin içinde kadına yönelik şiddet iddiası ve basit yaralama ile tehdit olduğu için uzlaştırma yapılamayacağını ifade ettim. Bununla ilgili de dilekçeyi savcılığa ilettim.

‘Cesaretlendiriyor’

Savcılığın ya benim iade gerekçelerimi dikkate alacak ve dosyayı kendi esas savcılığına gönderecek. Ya da benim bu söylediğim durumla alakalı bakanlıktan görüş soracak. Uzlaştırmacı şu gerekçelerle dosyayı iade etti. ‘Bakanlığın bu konudaki görüşü nedir?’ diye sorulması gerekiyor. Şunu bir kez de açıkça belirtmek gerekir ki; bizim imzacısı olduğumuz İstanbul Sözleşmesi’nin 48. Maddesi’nde çok açık ve net diyor ki; Kadına yönelik şiddet iddiası içeren dosyalarda uzlaştırma, arabuluculuk gibi alternatif çözüm yöntemlerine hiçbir şekilde başvurulmaz. Bu hem bizim imzacısı olduğumuz İstanbul Sözleşmesi’ne aykırı hem de kadın hakları aleyhine bir çalışma olur. Uzlaşmaya çoğu kadın zaten yanaşmıyor. Yanaşan da korkudan yanaşıyor. Bu durum da karşı tarafı da caydırmıyor daha cesaretlendiriyor.”

İstanbul Sözleşmesi’neaykırı

İstanbul Sözleşmesi’nin 48’inci maddesinde yer alan, “Taraflar bu sözleşme kapsamında yer alan her türlü şiddet olayıyla ilgili olarak, arabuluculuk ve uzlaştırma da dahil olmak üzere, zorunlu anlaşmazlık giderme alternatif süreçlerini yasaklamak üzere gerekli yasal veya diğer tedbirleri alacaklardır” ifadede de açık bir şekilde yasaklanıyor.


Devami...