Genç sanatçılara umut veren heykeller

http://i.milimaj.com/i/milliyet/75/4...078c55107c.jpgİstanbul’da, yazdan kalma bir günde, heykele gönül veren sanat destekleyicileri “Heykelde Yeni Keşifler” müzayedesi için kentin en güzel noktalarından biri olan Kemer Country Hotel’in çim bahçesinde, dün bir araya geldi. Milliyet Sanat dergisi tarafından Kemer Country Club iş birliğiyle düzenlenen “Heykelde Yeni Keşifler” yarışması kapsamında dereceye giren ve yaz boyunca Kemer Country Hotel’in bahçesinde sergilenen 10 eser müzayedeye çıktı. Müzayedeyi, 20. yüzyılın başlarından bu yana, dört kuşaktır Türkiye’nin sanat ve kültür hayatına büyük katkıda bulunan Portakal Ailesi’nin dördüncü kuşak temsilcisi, müzayedeciliğin duayenlerinden Rafi Portakal’ın kızı, gerçekleştirdiği ve yönettiği başarılı müzayedeleriyle de tanıdığımız Portakal Sanat ve Kültür Evi Direktörü, Yönetim Kurulu Üyesi Maya Portakal Bitargil yönetti.
Alışılagelmiş müzayede anlayışından farklı olarak sessiz müzayedeyle ilerleyen Bitargil, interaktif bir yöntemle yönettiği müzayedeye başlamadan önce heykellerin yanına giderek, eserlerin hikayelerini tek tek anlattı. Eserlerin sunumu sırasında sanatçılarına da söz veren Maya Portakal Bitargil, müzayede öncesinde “Eserlerin son derece kıymetli, özgün, çok iyi sanatçıların elinden çıktığını gördüm; onlara dokundum, okşadım ve okudum. Hem sanatçılarla hem de heykellerin kendileriyle konuştum. Hepsi bir şey söylüyor ve bir meselenin peşinden koşuyor. Bence, kendilerini çok iyi ifade ediyorlar. Yeni evlerine girmelerine aracılık edeceğim için son derecede mutluyum. Bu müzayedenin bir başlangıç olmasını diliyorum. Umarım sanat hepimize iyi gelir” dedi.
Sanat ve iş dünyasından pek çok ismin ilgi gösterdiği müzayede saat 18.00’e dek sürdü.
‘Uzun yıllar sürsün’
“D-503” isimli ahşap heykeli ile dikkat çeken sanatçı Nihal Konar Naş, “Heykel alanında ilk kez böyle bir uygulama yapılıyor” diyerek “Heykelde Yeni Keşifler” yarışmasının ve müzayedesinin önemli bir farkındalık yarattığının altını çizdi ve şunları ekledi: “Bizler için de bir hedef ve umut olacak. Çünkü genelde yarışmalardan sonra bir sergi açılıyor. Ama böyle bir müzayedenin yapılıyor olması, hem bir heyecan hem de sanatçıya çok büyük bir destek anlamı taşıyor. Türkiye’de yeni nesil sanatçılar çok fazla. Maalesef açık alanda heykel sergilemek çok zor. Çünkü heykel zor bir sanat; satışı da zor, ama açık alanda daha da zor. O yüzden Kemer Country Club’ın bu organizasyonu bizi çok mutlu etti. Dilerim uzun yıllar devam eder.”
‘Gençlere destek’
Ferit Yazıcı, renkli heykeli “İmkânsız İletişim”in Kemer Country Hotel’in bahçesinde sergilenmesinden dolayı çok mutlu olduğunu söylerken, ilk kez eserinin satıldığı bir müzayedeye katıldığını da ifade etti:
“Yarışmanın en güzel tarafı bence genç sanatçılara destek olmak. Onlara karınca kararınca bir katkımız olduysa ne mutlu diyorum kendi adıma. Çok güzel bir organizasyon oldu.”
http://i.milimaj.com/i/milliyet/75/7...078c55107e.jpg
‘Önemli bir deneyim’
İlk kez bir müzayedede yer aldığını anlatan, “İsimsiz” adlı heykeli yapan Yılmaz Bulut, “Genç sanatçılar için bir yarışma düzenlenmesi ve dereceye giren eserlerin müzayedeye çıkarılması hem güzel hem de heyecan verici. ‘Heykelde Yeni Keşifler’in böyle güzel bir alan açtığını düşünüyorum. Genç sanatçılara, farklı bir heyecan katacağını ve önemli bir deneyim sunacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Babasının eserini anlattı
Bitargil, müzayedeye çıkan eserlerden Ferit Yazıcı’nın “İmkânsız İletişim” adlı heykeli hakkında bilgi verirken sanatçı, beş yaşındaki oğlu Batu Demir Yazıcı ile birlikte ona eşlik etti. Babasının eserini, “İki insan birbirine tutunmuş ve konuşuyormuş gibi görünüyor” sözleriyle anlatan Batu Demir Yazıcı için müzayede, unutamayacağı bir deneyime dönüştü.
‘Heykel sanatı açısından kıymetli’
Eserlerinde kadına dair vurgu yapan Canan Demir’in “Geçmişte Bir Gün” adlı eseri müzayedede yer alan heykeller arasındaydı. Demir, “Bence ‘Heykelde Yeni Keşifler’ sergisi çok öncü bir güç olacak. Milliyet Sanat ve Kemer Country Club inanılmaz bir etkinliğe imza attı. Ben şunu önemsiyorum: Böyle bir etkinlik gerçekten çok sık rastladığımız bir şey değil. Bu alanda 20 yıl geçirmiş biri olarak, genç sanatçıların desteklenmesini de önemsiyorum. Eserlerin sahiplenilmesini, böyle organizasyonların artmasını çok önemsiyorum. Benim yarışmayı kazanmış olmamdan ziyade yarışmaya 200 kişinin başvurması, böyle bir organizasyonun gerçekleşmesi heykel sanatı açısından kıymetli” dedi.
‘Bu organizasyonların artması gerekiyor’
“Balık” adlı paslanmaz çelikten heykeli ile dereceye giren Songül Girgin, açık alan sergilerinin önemini vurgularken, heykel sanatının en büyük sorunlarından birinin mekan bulmak olduğunun altını çizdi. “Bu tarz mekanlar, yani açık alanlar, üç boyutlu bir eseri çok daha iyi sergileyebildiğimiz yerler” diyen sanatçı sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yarışmanın, serginin ve müzayedenin genç heykel sanatçılarına çok iyi geleceğini düşünüyorum. Türkiye’de bu tarz organizasyonların artması gerekiyor. Önümüzdeki senelerde de yapılacak bu yarışma, umarım çok daha güzel ve yaratıcı zihinlere mekan olur. Daha şimdiden kendi çevremdeki herkesin heyecanlandığını biliyorum. Başvurmayı düşünen çok genç sanatçı var. Bu bile çok önemli. Ben de hem Milliyet Sanat’a hem de Kemer Country’ye çok teşekkür ediyorum. Umarım devamı gelir ve genç sanatçılar kendilerine böyle mekanlarda hayal kurma ve o hayallerini gerçekleştirebilme imkanı bulur.”
http://i.milimaj.com/i/milliyet/75/7...078c551080.jpg


Devami...