Etiketlenen üyelerin listesi
Toplam 1 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 1 arasi kadar sonuc gösteriliyor
Hybrid View
-
06.Nisan.2020, 09:14 #1
- Üyelik tarihi
- 05 Ağustos 2016
- Mesajlar
- 148,693
- Tecrübe Puanı
- 157
‘Torunlarıma denizi anlatıyorum’
Hayatının büyük kısmını ya teknesiyle balık avlayarak ya da deniz kenarında ağ örerek geçiren Köseoğlu, en büyük sevdası olan denizden vazgeçmiş. Çocukluğunda Sarıyer Anadolu Kavağı’ndan çıktığı balık avlarını mesleğe dönüştüren Köseoğlu, denize uzaktan bakabildiği ev günlerini şöyle anlatıyor;
Dokunacak kadar yakın
“Teknem hemen evin önünde bağlı. Elimi uzatsam, dokunacak kadar yakın. Yakın olmasına rağmen kendim ve sevdiklerim için sosyal izolasyon nedeniyle denizden uzak duruyorum. Sağlıklı günlerde acısını çıkarıp, bol bol denizde balık tutabilmenin hayaliyle yaşıyorum. Ben, 5 yaşından beri hayatı denizin üzerinde geçmiş biri olarak bunu yapabiliyorsam, tüm Türkiye yapabilir. Denize hasret kalarak geçirdiğim bu günlerde içimi acıtan şey; sokak hayvanlarının aç kalması. Kediler, köpekler, kuşlar sokaklarda yapayalnız. Can dostlarımıza bakmak için elimizden geleni yapmak zorundayız. Onlara sevgimizi sunmak, yalnız olmadıklarını hissettirmek ve beslenmelerine yardımcı olmak çok da zor olmasa gerek. Bu zor günlerde bile sokak hayvanlarını unutmamak gerekli. Ben onlar için kapımın önüne artık yemekleri, su ve süt koyuyorum.
‘Hayal kuruyoruz’
Torunlarım, 8 yaşındaki Mert ve 5 yaşındaki Rüzgar ile ilgileniyorum. Onlara deniz ve balıkçılık hikayeleri anlatıyorum. Yaz geçmeden tekne ile yapacağımız gezileri ve denizde nasıl yüzeceğimizi vaat ederek onları oyalıyorum. Denizi özlemenin verdiği psikolojiyle evde sıkılmadan gün geçiriyorum. Gölge oyunu oynuyoruz ve hayal kuruyoruz. Sosyal izolasyon sağlayabilirsek virüsü yenebiliriz. Mert ve Rüzgar, tekneden martılara ekmek atacakları günleri sabırsızlıkla bekliyor.”
Devami...